Kişisel verilerin korunması, modern toplumda bireylerin en temel haklarından biridir. Ancak bazen kişisel verilerin ihlali söz konusu olabilir, bu durumda mağdurların haklarını savunmak ve zararlarını tazmin ettirmek için başvurabileceği yasal yollar mevcuttur.

1. Kişisel Verilerin İhlali Durumunda Mahkeme Süreci

Kişisel verilerin korunmasıyla ilgili hukuki düzenlemeler, KVKK kapsamında bireylerin kişisel verilerinin izinsiz işlenmesi, paylaşılması veya kötüye kullanılması gibi durumları yasaklamaktadır. Eğer bir kişi, kişisel verilerinin ihlal edildiğini düşünüyorsa, bu durumda yasal haklarını kullanarak mahkeme sürecine başvurabilir. Mahkeme süreci, genellikle şu adımlarla ilerler:

• İhlalin Tespiti:
  İlk olarak, kişisel verilerin ihlalinin ne şekilde gerçekleştiği tespit edilmelidir. Bu, verilerin kötüye kullanılması, sızdırılması, izinsiz bir şekilde paylaşılması veya güvenliğinin sağlanmaması gibi durumlar olabilir. İhlalin tespit edilmesi, mahkemeye başvurabilmek için ilk adımdır.

• İhbar ve Başvuru:
  Mahkeme sürecine başlamadan önce, kişisel verilerin ihlali ile ilgili durumu, Kişisel Verilerin Korunması Kurumu (KVKK)'na bildirmek gerekebilir. KVKK, şikayet üzerine inceleme yapabilir ve veri sorumlusuna karşı gerekli idari yaptırımları uygulayabilir. Ancak, kişisel verilerin ihlali nedeniyle tazminat talep etmek için doğrudan mahkemeye başvurulması da mümkündür.

• Dava Açılması:
  Kişisel verilerin ihlali sonucu zarar gören kişi, doğrudan ağır ceza mahkemesi ya da ticaret mahkemesi gibi ilgili yargı organlarına başvurabilir. Dava açılmadan önce, davanın temelini oluşturacak kanıtların toplanması önemlidir. Bu kanıtlar, veri ihlali nedeniyle uğranılan zararı kanıtlayan belgeler, yazışmalar veya diğer deliller olabilir.

• Dava Süreci:
  Mahkeme, tarafları dinler, delilleri değerlendirir ve bir karar verir. Mahkeme süreci, bazı durumlarda uzun sürebilir, çünkü kişisel verilerin ihlali ile ilgili hukuki ilkelerin netleşmesi zaman alabilir. Mahkeme kararına göre, ihlalden sorumlu olan taraf, mağdurun zararlarını tazmin etmekle yükümlü olacaktır.

2. Tazminat Talep Hakkı

Kişisel verilerin ihlali sonucu mağdur olan bir kişi, çeşitli türlerde tazminat talep edebilir. Tazminat talep hakkı, kişisel verilerin ihlali sonucu uğranılan maddi veya manevi zararın giderilmesi için devreye girer. Bu tazminat talebi, hem maddi kayıpları hem de manevi zararı kapsar.

a. Maddi Tazminat Talebi

Maddi tazminat, kişisel verilerin ihlali sonucu somut zarar gören mağdurlara ödenir. Bu tür zararlar, doğrudan finansal kayıplar ile ilgilidir. Örneğin:

• Maddi zarar: Bir kişinin kişisel verilerinin kötüye kullanılması sonucu finansal zararlar yaşaması. Bu, dolandırıcılık, kimlik hırsızlığı veya banka hesaplarından haksız yere para çekilmesi gibi durumları kapsar.

• Gelir kaybı: Kişisel verilerin ihlali sonucu iş kaybı veya iş gücü kaybı yaşayan bir kişinin, kaybettiği gelirleri talep etme hakkı vardır.

Maddi tazminat, kişisel verilerin ihlali nedeniyle bireyin uğradığı gerçek zararların telafi edilmesini sağlar.

b. Manevi Tazminat Talebi

Manevi tazminat, kişisel verilerin ihlali sonucu yaşanan psikolojik, duygusal veya sosyal zararların karşılanması amacıyla talep edilir. Manevi tazminat, bireyin yaşadığı stres, üzüntü, psikolojik travmalar veya itibar kaybı gibi durumları kapsar. Örneğin:

• Psikolojik etkiler: Kişisel verilerin ihlali, mağdurda kaygı, depresyon, stres veya güven kaybına yol açabilir.

• İtibar kaybı: Kişisel verilerin kötüye kullanılması, bireyin sosyal veya iş çevresindeki itibarını zedeler.

Manevi tazminat, mağdurun yaşadığı duygusal kayıpları ve itibar zedelenmesini telafi etmeye yönelik bir hak olarak öne çıkar.

c. Tazminat Miktarının Belirlenmesi

Tazminat miktarının belirlenmesinde, ihlalin ciddiyeti, mağdurun uğradığı zarar ve suçlunun kusur derecesi dikkate alınır. Mahkeme, kişisel verilerin ihlali sonucu oluşan zararı belirlerken, aşağıdaki faktörleri göz önünde bulundurabilir:

• İhlalin büyüklüğü: Kişisel verilerin kötüye kullanılması, sızdırılması veya yanlış işlenmesi gibi ihlallerin büyüklüğü.

• Zararın niteliği: Maddi ve manevi zararların kapsamı.

• Veri sorumlusunun kusuru: Veri sorumlusunun sorumluluğu, ihlali ne şekilde önlediği veya ihmal ettiği.

3. Tazminat Talep Süreci

Tazminat talep süreci, kişisel verilerin ihlali nedeniyle açılacak davanın ayrılmaz bir parçasıdır. Bu süreçte dikkate alınması gereken bazı hususlar şunlardır:

• Dava Açma Süresi:
  Kişisel verilerin ihlali sonucu tazminat talebinde bulunmak için belirli bir süre zarfında dava açmak gereklidir. Bu süre, hak düşürücü süre olarak belirlenmiştir ve genellikle ihlalin fark edildiği tarihten itibaren 2 yıl içinde dava açılması gerekir.

• Kanıt Toplama:
  Tazminat talep eden kişinin, ihlalin gerçekleştiğini ve zarar gördüğünü kanıtlaması gerekir. Bu, banka hesap dökümleri, yazılı belgeler, uzman raporları veya diğer delillerle yapılabilir.

• Mahkeme Kararı:
  Mahkeme, dava sürecinin sonunda kişisel verilerin ihlalinden sorumlu olan veri sorumlusuna tazminat ödemeye karar verebilir. Mahkeme, tazminatın miktarını ve ödeme koşullarını belirler.

 

Kişisel verilerin ihlali, ciddi sonuçlar doğurabilecek bir durumdur. Bu durumda mağdurlar, hem maddi hem de manevi zararlarını tazmin etmek için yasal haklarını kullanabilirler. Mahkeme süreci, kişisel verilerin ihlali durumunda zarar gören bireylerin haklarını savunabilmesi için önemli bir yol sunar. Kişisel verilerin korunmasıyla ilgili yaşanan ihlallerde hukuki yardımlar almak, sürecin doğru yönetilmesi açısından önemlidir.

 

Ankara'da Kişisel Verilerle İlgili Hukuki Yardım
Kişisel verilerle ilgili ihlallerde hukuki haklarınızı savunmak ve tazminat talepleriniz için profesyonel rehberlik almak önemlidir. Kişisel Verilerle İlgili Hukuki Yardım ile ilgili detaylı bilgi için benimle iletişime geçebilirsiniz.